'Hukuk sindirme aracı değildir' 2025-06-18 14:04:29   İZMİR - Sendika yöneticilerinin tutuklanmasının siyasi bir karar olduğunu belirten Genel-İş İzmir Şubeleri, hukukun bir sindirme aracı olarak kullanılamayacağını söyledi.    Genel Hizmetler İşçileri Sendikası (Genel-İş) İzmir Şubeleri, Genel İş İzmir 8 Nolu Şube Başkanı Deniz Şahin Gümüştekin ve Genel-İş İzmir 3 No’lu Kadın Komisyonu üyesi Mine Bilir'in tutuklanmasına ilişkin Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde açıklama gerçekleştirdi. Açıklamada, "Emek, demokrasi ve adalet mücadelesi veren arkadaşlarımız serbest bırakılsın" pankartı açılırken, "Hak, hukuk, adalet", "Sendikal haklara sahip çıkıyoruz" ve "Tutuklamalar siyasidir" dövizleri taşındı. Sık sık "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz", "İnadına sendika inadına DİSK", "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz" ve "Faşizme karşı omuz omuza" sloganları atıldı. Açıklamaya DİSK'e bağlı sendikaların temsilcileri, Genel İş Aydın Şubesi yöneticileri ile kentte bulunan siyasi parti temsilcileri ve çok sayıda işçi katıldı.    Genel İş Örgütlenme Dairesi Başkanı Ali Haydar Kaya, Genel-İş'in tarihi boyunca yalnızca ekmek ve ücret için değil; adalet, eşitlik, özgürlük ve demokrasi için de mücadele ettiğini belirterek, "Yargının siyasallaşması ve toplumsal muhalefetin hedef haline getirilmesi karşısında sendikamız demokrasi için sesini yükseltmeye devam etmiştir. Bugün yaşananlar, bu direngen duruşun cezalandırılmasıdır. Arkadaşlarımızın talebi yalnızca adalet ve demokrasi olmuştur. İfade ettikleri düşünceler Anayasa’nın ve uluslararası sözleşmelerin tanıdığı ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmelidir. Ancak siyasi iktidar, bu temel hakları dahi yok saymakta; muhalif olanı, örgütlü olanı cezalandırmak istemektedir. Bu tutuklama hukuki değil, siyasidir" dedi.    'HUKUK SİNDİRME ARACI DEĞİLDİR'   Yerleşik yargı kararlarında siyasi kişiliklere yapılan eleştirilerin hakaret olarak değerlendirilemeyeceğinin kabul edildiğini aktaran Kaya, "Üstelik tutuklama için gereken hiçbir koşul bulunmamaktadır; Ortada kaçma şüphesi yoktur ama 12 yaşındaki kız çocuğuna tek başına bakmakla yükümlü olan Mine Bilir tutuklanmıştır. Bir çocuğun annesinden ayrı büyümesi, en temel insan hakkının ihlalidir. Bugün siyasi nedenlerle tutuklanan arkadaşlarımız, aynı zamanda annedir, evlattır, kardeştir ve toplumun vicdanıdır. Siyasi fikirleri, hak talepleri ya da barışçıl eylemleri nedeniyle özgürlüğünden mahrum bırakılan arkadaşlarımız, sadece kendileri değil, çocuklarıyla birlikte cezalandırılmaktadır. Kadınlar, çocukları için daha adil ve özgür bir gelecek inşa etme arzusuyla seslerini yükseltirken buna şiddetle ve cezayla karşılık verilmesi geleceğimizin de cezalandırılması anlamını taşır. Hukuk, bir sindirme aracı değil, adaletin güvencesi olmalıdır" diye belirtti.    'SUSMAYACAĞIZ'   Bu tutuklamanın kendilerini susturamayacağını belirten Kaya, "Bu hukuksuzluk, yalnızca Genel-İş’e değil; tüm emekçilere, sendikalara, demokratik kamuoyuna verilmek istenen bir gözdağıdır. Ama bilinmelidir ki; bu baskılara boyun eğmeyeceğiz. Genel-İş Sendikası olarak hukuka aykırı bir biçimde tutuklanan yöneticilerimizin yanındayız. Bu hukuksuzluklar sendikal hak ve özgürlüklere yönelik müdahaledir" diye konuştu.